AH BEE
Egosunu telefonu gibi yanından hiç eksik etmeyen genç bir kız vardır. Çevresindeki herkesi hunharca eleştirmesi nedeniyle tek dostu bile yoktur. Ergenliğin zirvesini yaşayan genç kız bir gün yüzünü yıkayıp dişlerini fırçalamak üzere banyoya girer. Yüzünü yıkadıktan sonra başını kaldırıp aynaya baktığında yansımasının kendisine sinirli bir şekilde baktığını fark eder…
“Gel hele gel! Bakma öyle gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi, beni iyi dinle. Önemli konular hakkında konuşacaklarım var seninle. Öncelikle nasılsın? Özentiliğe devam mı yine? Kusura bakma ama bugün de her zamanki gibi berbat görünüyorsun kızım. Sen aynaya baktığında kendini güzel sanıyorsun ama aslında öyle değilsin, hiçbir zaman olmadın! Senin güzel veya iyi görünmeni sağlayan bendim ben! Bugüne kadar hiç sana karşı ağzımı açıp laf etmedim ama artık yeter! Baba parasıyla aldığın tonla makyajın ve kılık kıyafetin çirkinliğini gizleyeceğini sanıyorsan yanılıyorsun. Yansıman olduğum için senden nefret ediyorum! Her gün aynanın karşısına geçtiğinde seni kendini iyi hissedebileceğin şekilde yansıtmaya çalışıyorum. Yüzüğünü yıkadığında sular değil özentilik akıyor! Bu durumdan artık bıktım!”
“Kendine bir baksana yahu. O kadar yapmacık ve iğrençsin ki senden iğreniyorum. Resmen yürüyen bir özenti abidesi gibi dolaşıyorsun etrafta. ‘Bu benim’ diyebileceğin sana ait olan tek bir özelliğin bile yok. Olduğun gibi değil olmak istediğin gibi davrandığın sürece hep kaybedeceksin. Bunu biliyorum ve eminim. Kusura bakma ama artık yapmayacağım. Git kendine seni tüm yapmacıklığına rağmen aynada yansıtabilecek başka birini bul. Ben dayanamıyorum her gün seni görmeye. Haydi eyvallah!”
7
